top of page
Ara
Yazarın fotoğrafıBerna Aksoy

Akne Tedavisinde Lazer ve Işık Tedavisi Seçenekleri

Akne pek çok kimseyi ömrü boyunca herhangi bir zamanda etkileyebilen sık görülen bir dermatolojik hastalıktır. Akne oluşumunda çoklu faktörler rol oynamaktadır. Gözeneklerde bulunan deri hücrelerinin yapılaşma ve ayrışmasında oluşan bozulmalar mikrokomedon dediğimiz akne öncülerini ortaya çıkarır. Mikrokomedonlar enflamatuvar olmayan akne lezyonları olan komedonlara döner, Cutibacterium acnes bakterisi çoğalır, artmış yağ salgısında bulunan yağ asitlerini parçalar ve enflamasyon yani yangıyı tetikler. Enflamasyon sonucunda kırmızı ve/veya iltihaplı enflamatuvar akne lezyonları yani sivilceler ve bunların daha büyüğü olan nodül ve kistler ortaya çıkar. Akne zaman içinde genellikle azalsa bile kişinin hayat kalitesini kötü etkilemekte ve kaygı, depresyon, intihar düşüncesi veya teşebbüsü gibi psikolojik problemlere yol açabilmektedir.

Aknenin tedavisinde mikrokomedon oluşumuna karşı retinoid dediğimiz A vitamini türevi topikal krem ve jeller, antienflamatuar etkili topikal kremler, orta şiddetli aknede ağızdan antibiyotik ilaçlar ve tedaviye dirençli - iz bırakan - şiddetli aknede ağızdan isotretinoin içeren retinoid türevi ilaçlar kullanılmaktadır. Çoğu hasta ağızdan ve sürme ilaçları uzun süreler boyunca kullanmak zorunda kalmaktadır, yan etkiler ile mücadele ve hastanın tedaviye uyumu çok büyük önem arz etmektedir. Uygun tedaviye devam edilse de kısmi yanıtlar alınmakta, bazen yeni akne lezyonları çıktıkça ek veya tamamlayıcı tedavilere gerek duyulmaktadır.

Son yıllarda lazer ve ışık sistemleri ile tedavi seçenekleri geleneksel akne tedavilerine alternatif ya da tamamlayıcı bir yöntem olarak yaygınlaşmıştır. Tedavinin genel olarak kolay olması, tahmin edilebilir hızlı klinik etkinlik, daha az sayıda tedavi sayısı ve sıklığı ile düşük yan etki riski nedeniyle giderek daha da yaygınlaşmaktadır. Lazer ve ışık sistemleri enflamatuvar akne lezyonlarının tedavisinde temel patofizyolojik mekanizmalardan C. acnes bakterisi, sebase bezlerin artmış yağ salgılaması ve enflamasyona karşı etkilidir. Bazı lazer tedavi yöntemleri aktif akne yanında akne skarlarına karşı da etkilidir. Ancak lazer ve ışık sistemleri enflamatuvar olmayan komedonal akneye daha az etkilidir.


532 nm KTP lazer:

Sıklıkla telanjiektazi ve rozase tedavisinde kulllanılan bir damar lazeri olan KTP lazerin etki mekanizması tam bilinemese de akne tedavisinde de etkili olduğu gösterilmiştir. Yapılan bir çalışmalarda 4 seans tedaviden 1 hafta sonra akne şiddetinde %35 azalma, 6 seans (6-12 J) tedavi sonrasında aknelerde %60-70 temizlenme tespit edilmiştir.


585 ve 595 nm Pulse Boya Lazeri (PDL) :

PDL damar lazeri olarak pek çok damarsal ve enflamatuvar hastalığın tedavisinde, sedef hastalığı, rozase, hipertrofik skar, keloid ve akne skarlarının tedavisinde de kullanılmaktadır. Purpura oluşturmayan düşük dozlarda kullanıldığında enflamatuvar akneleri de azaltmaktadır. Yapılan bir çalışmada enflamatuvar akne tedavisinde etkinliğini lokal antienflamatuar etki, enflamasyonda rol oynayan damarsal yapılar üzerine etki ve C. acnes bakterisi üzerine etkileri aracılığıyla gösterdiği tespit edilmiştir.

585 veya 595 nm PDL (1,5-3 J, 350 msec) tedavisi kontrol hastalarına kıyasla enflamatuvar lezyon sayılarında %49-91 oranında azalma sağlayabilmektedir.

595 nm PDL ve 1450 nm diyot lazerin birlikte kullanımı ile hem akne lezyonları hem de akne sonrası oluşan postenflamatuvar eritem dediğimiz kızarıklıklar ve akne izleri tedavi edilebilmektedir. Yapılan bir çalışmada 1, 2, ve 3 tedavi sonrası akne lezyon sayısında %52, %63 ve %84 azalma elde edilmiştir. Ancak, iki lazerin bir arada kullanımı sonucu elde edilen faydanın en çok hangi lazerden elde edilebildiği tam olarak bilinememektedir.


Uzun Atımlı 1064 nm Nd:YAG lazer:

Deri yenileme ve gençleştirmede kullanılan Nd:YAG lazerin aknede klinik etkinliği çalışmalar ve olgu sunumları ile gösterilmiştir. Tedavi edici etkinliğinin enflamasyondaki damarlar üzerine etki, antienflamatuar etki ve yağ bezlerinin parçalanması ile yağ salgısının azalması yoluyla ortaya çıktığı düşünülmektedir.

Yapılan farklı çalışmalarda farklı tedavi parametreleri kullanılmış ve farklı etkinlikler bildirilmiştir: İki haftada bir yapılan 3 seans Nd:YAG lazer tedavisinden (7 mm, 5 msec, 30 J) 4 hafta sonra enflamatuvar ve enflamatuvar olmayan akne lezyon sayılarında %50 ve %16 azalma bildirilmiştir. Dört hafta arayla yapılan 3 seans Nd:YAG lazer tedavisi (15mm, 20 msec, 30-35 J) sonrası enflamatuvar ve enflamatuvar olmayan lezyon sayılarında %70 ve %18 azalma bildirilmiştir. İki hafta arayla 3 seans Nd:YAG tedavisi (7 mm, 40 msec, 40-50 J) ile enflamatuvar ve enflamatuvar olmayan lezyon sayılarında %66 ve %44 azalma bildirilmiştir.

Nd:YAG ile 595 nm PDL lazerleri hafif ve orta şiddetli akne tedavisinde kıyaslayan bir çalışmada ortalama enflamatuvar akne lezyon sayısı, akne kızarıklığı şiddeti ve kızarıklık endeksinde benzer azalma sağladıkları ve ikisinin de tedavide etkili olduğu bildirilmiştir. Ancak Nd:YAG lazer ile tedavi edilen bölgelerde tedavi bitiminden 4 hafta sonra enflamatuvar olmayan komedonların tekrarlaması daha az miktarda olmuştur. Tüm hastalar iki tedavi yönteminden de benzer şekilde memnun kalmışlar ancak %68 hasta Nd:YAG lazer tedavisini tercih etmiştir. Ayrıca Nd:YAG ile tedavi edilen bölgelerde yan etki (bir günden uzun süren kızarıklık, kuruluk, yanma hissi, geçici kabuklanma ve geçici lekeler) daha az sıklık ve şiddette görülmüştür.


1450 nm Diyot Lazer:

İnfrared diyot lazer tedavisinin (14 J) enflamatuvar akne lezyon sayısını etkili bir şekilde azalttığı bildirilmiştir ve yaygın bir şekilde kullanılmaktadır. Etkinliğini sebase bezlerde ve ilişkili yapılarda ısınma ile yağ salgısının azalması ile gösterdiği düşünülmektedir. Üç seans 4-6 hafta aralıklarla uygulanan tedavi (14J) ile lezyon sayılarında birinci seansta %37, ikinci seansta %58 ve üçüncü seans sonrası %83 azalma bildirilmiştir. Dozun 16 J e arttırılması etkide değişiklik yapmamıştır. Lezyon sayılarında azalma ve akne izlerinde iyileşmenin son tedaviden sonra uzun dönem (12 ay) devam ettiği bildirilmiştir.


1540 nm Er-Glass Lazer

Yapılan bir çalışmada Er-Glass lazerin 4 hafta aralıkla 4 seans uygulanması ile akne lezyonlarında %78 azalma ve deri yağlanmasında azalma bildirilmiştir.


Yoğun Işık Atımı (IPL)

IPL lazerlerden farklı olarak non-koheran 500-1200 nm yoğun ışık kaynağından çıkan ışığın özel filtreler ile özel dalga boylarında uygulanabilmesini mümkün kılan bir cihazdır. C. acnes üzerine etkileri ile akne lezyonlarını azalttığı düşünülmektedir. Bir çalışmada uygulanan tedavi (430-110nm, 3.5 J, 35 msec) enflamatuvar ve enflamatuvar olmayan lezyonlarda %74 ve %79 azalma sağlamıştır.


Radyofrekans

Altın iğne olarak bilinen fraksiyonel mikroiğneli radyofrekans tekniği üst deri yüzeyine zarar vermeden iğneler aracılığı ile alt deriye enerji uygulayarak kırışıklık, cilt gevşekliği, atrofik izler (akne skarları) ve hipertrofik skarların tedavisinde yaygın olarak kullanılan bir yöntemdir. Üç defa aylık olarak uygulanan altın iğne tedavisi orta ve şiddetli aknede enflamatuvar ve enflamatuvar olmayan lezyon sayılarında (enflamatuar lezyon sayılarında birinci seansta %47, ikinci seansta %65 and üçüncü seansta %85 azalma) (enflamatuvar olmayan lezyon sayılarında birinci seansta %41, ikinci seansta %55 ve üçüncü seansta %71 azalma), yağ salgısında (birinci seansta %13, ikinci seansta %30 ve üçüncü seansta %42 azalma) belirgin azalma göstermiş ve hastalar tedaviden memnun kalmıştır. Hafif ve geçici noktasal kanama, ağrı ve kızarıklık gibi yan etkiler olsa da tedavi güvenli ve etkin olarak bildirilmiştir. Monopolar radyofrekans uygulamasının da enflamatuvar lezyon sayılarında %75 azalma sağladığı bildirilmiştir.


Düşük Yoğunluklu Işık Tedavisi ve Fotodinamik Tedavi


C. acnes metabolizması tarafından üretilen endojen porfirinler bakterinin fotokimyasal etkileşimler ile yok edilmesinde temel rolü oynar. Görünür mavi, kırmızı ve yeşil ışık teması sonucu bu endojen porfirinler uyarılır ve bakterinin hasarlanmasına neden olurlar. Yapılan bir çalışmada dar bant mavi ışık (409-419 nm) yayan diyot lamba (40 mW) 4 haftalık süreçte 8 seans 10-20 dakikalık tedavi ile enflamatuvar lezyon sayılarında belirgin azalma sağlanmıştır. Yapılan bir başka çalışmada (407 ve 420 nm) mavi ışık kaynağı ile (90 mW) 5 hafta aralıklı 2 seans tedavi ile akne lezyonlarında ortalama %55 azalma elde edilmiştir.

Ancak dışarıdan uygulanan bir ışık kaynağı ile endojen porfirinlerin uyarılması endojen porfirin üretimi orta düzeyde olduğu için sınırlı bir etki sağlamaktadır. Etkinlik dışarıdan porfirin uygulamasının yapıldığı fotodinamik tedavi (PDT) ile arttırılabilmektedir. PDT ile bakteriler öldürülürken aynı zamanda sebase bezlerde hasarlandığı için yağ salgısı da azalmaktadır. Ortalama 2,9 seans PDT ile hastaların hemen hemen tümünde akne lezyonlarında %80-100 temizlenme sağlanabilir. PDT etkilidir ancak ağrı, tedavi sonrası kızarıklık, sivilce benzeri döküntü, soyulma ve şiddetli ışık reaksiyonları görülebilir.


Aknenin Lazer ve Işıkla Tedavisinde Görülen Yan Etkiler:

Akne tedavisinde kullanılan lazerler ablatif olmadıkları için ciddi komplikasyon riski düşüktür. Çoğu hastada ertesi güne kaybolan kızarıklık ve şişlik görülür. Damar lazerleri (KTP, PDL) özellikle kan sulandırıcı ilaçlar kullanan kişilerde olmak üzere her zaman morarma ihtimali taşırlar. Morluklar genellikle 10 gün içinde geçer. Koyu tenli kişilerde koyu leke oluşumu görülebilir (özellikle tedavi öncesi güneşe maruz kalanlarda). Bu koyu lekeler sıklıkla hafiftir ve birkaç ay içinde kendiliğinden tamamen kaybolur. Bu nedenle tedavi öncesi ve sırasında güneş temasından kesinlikle kaçınılmalıdır. Koyu tenlilerde tedavi öncesi deri rengini açıcı kremler fayda sağlayabilmektedir. İşlem sırasında uygun soğutma ile üst deri korunursa kalıcı iz gelişimi riski bulunmamaktadır.


Yazan: Doç. Dr. Berna Aksoy,

Dermatoloji Uzmanı,

Özel Muayenehane, İzmit - Kocaeli, GSM: 0531 991 3272

Bahçeşehir Üniversitesi, Tıp Fakültesi, İstanbul


Kaynaklar

  1. Jih MH, Kimyai-Asadi A. Laser treatment of acne vulgaris. Semin Plast Surg. 2007;21(3):167-74. doi: 10.1055/s-2007-991185.

  2. Chalermsuwiwattanakan N, Rojhirunsakool S, Kamanamool N, Kanokrungsee S, Udompataikul M. The comparative study of efficacy between 1064-nm long-pulsed Nd:YAG laser and 595-nm pulsed dye laser for the treatment of acne vulgaris. J Cosmet Dermatol. 2021;20(7):2108-2115. doi: 10.1111/jocd.13832.

  3. Kim ST, Lee KH, Sim HJ, Suh KS, Jang MS. Treatment of acne vulgaris with fractional radiofrequency microneedling. J Dermatol. 2014 Jul;41(7):586-91. doi: 10.1111/1346-8138.12471.

113 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Commenti


Yazı: Blog2_Post
bottom of page